Konut Kredisi Faizleri 28 Ayın En Düşüğünde

Bankaların kullandırdığı konut kredilerinde uygulanan ortalama faiz oranı, 12 Aralık haftasında yüzde 37,63’e gerileyerek son 28 ayın en düşük seviyesine indi. Ekonomi yönetiminin uyguladığı dezenflasyon politikalarının etkisiyle enflasyondaki düşüş sürerken, bu gelişme kredi faizlerine de yansıdı. Haziran 2024’te yüzde 71,6’ya kadar yükselen yıllık enflasyon, kasım ayında yüzde 31,1 seviyesine kadar geriledi.

Enflasyondaki düşüşe paralel olarak Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), politika faizi olan bir hafta vadeli repo ihale faiz oranını kademeli biçimde aşağı çekti. Son olarak 150 baz puanlık indirimle politika faizi yüzde 38’e düşürüldü. Merkez Bankası’nın bu adımları, bankaların sunduğu konut kredisi faiz oranlarına da yansıdı.

TCMB verilerine göre, 12 Aralık haftasında konut kredilerinde uygulanan ortalama faiz oranı yüzde 37,63’e düşerek 28 ayın en düşük düzeyi olarak kayıtlara geçti. Daha önceki en düşük seviye 1 Eylül 2023’te yüzde 35,69 olurken, en yüksek oran 5 Nisan 2024 haftasında yüzde 45,14 olarak gerçekleşmişti.

Aylık faiz oranı yüzde 2,5 seviyesinin altına indi
Geçtiğimiz yıl ortalarında bankalarda en düşük konut kredisi faiz oranı yüzde 3,05 seviyesindeyken, bu oran yüzde 2,49’a kadar geriledi. Bu düşüşle birlikte, 10 yıl vadeli 1 milyon liralık konut kredisinde aylık taksit tutarı 31 bin 352 liradan 26 bin 273 liraya indi. Toplam geri ödeme tutarı ise yaklaşık 609 bin lira azalarak 3 milyon 153 bin liraya düştü.

“Bankalar konut kredisini temkinli şekilde yeniden devreye alıyor”
İstanbul Üniversitesi İşletme Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ali Hepşen, AA muhabirine yaptığı değerlendirmede, konut kredilerinde uygulanan ağırlıklı ortalama faiz oranının 5 Nisan 2024’ten bu yana yaklaşık 7,5 puan gerilediğine dikkat çekti. Hepşen, bu düşüşün arkasında bankaların konut kredisi hacmini kontrollü biçimde artırma isteğinin bulunduğunu belirtti.

2023 sonbaharından itibaren konut kredilerinin adeta “vitrin ürünü” haline geldiğini ifade eden Hepşen, talebin ciddi şekilde baskılandığını söyledi. Diğer bir etkenin ise politika faizinin zirveye yaklaştığı algısıyla, geleceğe yönelik faiz beklentilerinin yumuşaması olduğunu kaydetti. Bankaların kredi fiyatlamasında yalnızca mevcut faizi değil, önümüzdeki 12-24 aylık beklentileri de dikkate aldığını vurguladı.

Hepşen, söz konusu faiz oranlarının herkese sunulmadığını, daha çok düşük riskli ve yüksek peşinatı olan müşterilerin bu oranlardan yararlanabildiğini dile getirdi.

“Faizler hâlâ yüksek”
Mevcut seviyelerin hâlâ yüksek olduğunu belirten Hepşen, yaşanan düşüşün geniş çaplı bir talep patlaması yaratmayacağını, ancak piyasaya sınırlı da olsa bir rahatlama sağladığını ifade etti. Bankaların daha önce konut kredisine oldukça temkinli yaklaştığını hatırlatan Hepşen, bugün ise kredi musluğunun tamamen açılmadığını ancak tamamen kapalı da olmadığını söyledi. Faizlerdeki düşüşün, bu yaklaşım değişiminin bir göstergesi olduğunu belirtti.

Hepşen ayrıca, mevcut oranlarla kredili alıcıların güçlü biçimde geri döndüğünü söylemenin zor olduğunu, ancak “hiç mümkün değil” noktasından “kısmi krediyle mümkün” algısına geçildiğini ve bunun piyasa psikolojisi açısından önemli olduğunu vurguladı.

“Satışları belirgin şekilde artıracak seviye yüzde 1”
Tüm Girişimci Emlak Müşavirleri Derneği (TÜGEM) Genel Başkanı Hakan Akdoğan ise faizlerdeki gerilemenin ipotekli satışlara kısmen yansımaya başladığını ifade etti. Akdoğan, 2025’in 11 ayında ipotekli konut satışlarının yüzde 53,5 artmasına rağmen, kredili satışların toplam içindeki payının hâlâ düşük kaldığını belirtti. Şu anda bu oranın yüzde 13,3 seviyesinde olduğunu, ideal seviyenin ise yüzde 30’lar olması gerektiğini söyledi.

Kredi faizlerinin hâlâ istenilen düzeylere inmediğini vurgulayan Akdoğan, yüksek kira ödemek istemeyen bazı tüketicilerin mevcut oranlara rağmen kredi kullanarak konut sahibi olmayı tercih ettiğini dile getirdi. Ancak piyasayı ciddi anlamda hareketlendirecek faiz oranının yüzde 1 seviyesi olduğunu belirterek, konut talebinin oldukça yüksek olduğunu ve kredilerin daha hızlı gerilemesi gerektiğini ifade etti.